Japonların sıra tabanlı rol yapma oyunları 90’lı yıllardan beri batıda, özellikle Square Enix’in (o dönemki adıyla Square Soft) Final Fantasy serisi sayesinde kendine büyük bir yer edindi. Günümüzde aksiyon yapılı oyunların öne çıkmasıyla tur tabanlı daha çok nostaljik remaster ya da remake projelerle eski ve yeni nesil oyuncuların huzuruna çıkmaya devam ediyor. Square Enix yakın dönem bizi SaGa Frontier ve Live A Live gibi klasikler ile buluşturmuştu. Firma bu kez de taktiksel rol yapma oyunu klasiklerinden biri ile karşımızda. Tactics Ogre Reborn inceleme yazımızda birkaç kez elden geçirilen bir cevherin en rafine haline göz atacağız.
Remake’in Remaster’ı
Tactics Ogre’ın yapım süreci 90’lara uzanıyor. Orijinalde 1995 yılında Super Famicom (batıda bilinen adıyla Super Nintendo Entertainment System /SNES) için çıkan Tactics Ogre: Let Us Cling Together, aynı isimle 2010 yılında Sony’nin el konsolu PSP için yeniden yapıldı. Şu an incelemesini yaptığımız Tactics Ogre: Reborn ise teknik olarak Let Us Cling Together remake’inin remaster’ı. Elden geçirilmiş savaş sistemi, remaster edilmiş ses ve müziğin yanısıra Japonca ve İngilizce seslendirme ile sevilen oyunun nihai sürümü bu olmuş diyebiliriz.
Tactics Ogre Reborn’u oynanış mekanikleri ve tasarımlarıyla ünlü Final Fantasy Tactics serisine benzetebilirsiniz. Zira o oyun da Square’e geçiş yapan Tactics Ogre ekibinin hazırladığı bir oyun. Ogre serisinin yaratıcısı Yasumi Matsuno, Final Fantasy Tactics için DioField Chronicles inceleme yazımda da övgüyle bahsettiğim Ivalice dünyasının temellerini attı. Yani çok bilinmese de gerçekten oyun dünyasına büyük katkıları oldu Matsuno ve Ogre serisinin. Öte yandan Ogre serisi 2000’lerin başında The Knight of Lodis ile sona erdi ve seri uzun süredir karanlıktaydı. Gönül isterdi ki seri yeni bir oyun ile geri dönsün ama her türlü Tactics Ogre’ın unutulmadığını görmek güzel.
Kılıçlar kuşanılsın
Tactics Ogre Reborn izometrik kamera açısıyla birliklerinizi komut vererek kontrol ettiğiniz bir taktiksel rol yapma oyunu. Amacımız yapacağımız saldırılar ile düşman birliklerinin sağlık (HP) değerini tüketerek onları yenmek. İkincil olarak bulunan büyü (MP) değeri ise özel yetenekler ve büyüler için kullanılıyor. Savaşlara dolu MP ile başlamıyoruz, onun yerine her tur belirli bir MP doluyor. Bunu hızlandırmak için meditate gibi pasif yetenekler de mevcut. Savaşta öne çıkan bu iki değer olsa da birliklerinizin seviye, atak, defans, hız gibi bir sürü niteliği de mevcut ve saldırılarınızın ne kadar hasar vereceği, savunmada ne kadar sağlam durabileceğiniz veya size gelen saldırıları ne oranda savuşturabileceğiniz bu değerlere bağlı.
Oyundaki birliklerinizi en etkili şekilde ayrıştıran unsur ise ırklar ve sınıflar. Oyunda insan, yarı insan, ejderha, canavar ve golem olmak üzere 5 farklı ırk bulunuyor. Bu ırklara bağlı olan da 40’ın üzerinde sınıf var. Oyunda Unique (Eşsiz) olarak bir kategori daha var, bu kategoride ise sadece bazı karakterlere özel sınıflar bulunuyor. Bu sınıfları da dahil ettiğimizde erişilebilir sınıf sayısı toplamda 50’yi geçiyor. Karakterler sınıf kartları sayesinde sınıflarını değiştirebiliyor. Bu kartlar satıcılardan ya yendiğiniz düşmanlardan elde edilebiliyor. Belirli yetenekler sayesinde düşman birliklerini kendi tarafınıza geçmeye de ikna edebilirsiniz.
Let Us Cling Together
Oyunun hikayesine bir göz atalım. Tactics Ogre Reborn, Işık Tanrıçası Ishtar ve Kaos Tanrısı Asmodeus ile birlikte altı temel tanrıdan oluşan bir panteona tapılan bir takımada olan Valeria’da geçiyor. Kral Dolgare’nin yönetimi altında tek krallık olarak birleşmiş olan Valeria, Dolgare’nin varis bırakmadan ölmesi nedeniyle üç ana etnik gruba bölünür: Bakram, Galgastani ve Walister. Çekişmede daha kuvvetli olan Bakram ve Galgastani grupları krallığı ikiye böler ve Walister halkına zulmeder. Walister direniş grubundan olan ana karakterimiz Denam, kız kardeşi Catiua ve çocukluk arkadaşı Vyce ile kendilerini baskı altında tutan güçlere karşı mücadele vermektedir. Üçlünün yolu Lanselot adlı usta bir şövalyenin paralı asker birliği ile kesiştikten sonra ekip daha büyük hedefler belirler ve kendilerini büyük bir politik mücadelenin ortasında bulur. Bu noktadan sonra Devamın vereceği kararlar krallığın kaderini belirleyecektir.
Oyundaki senaryo sekansları esnasında zaman zaman yaptığınız seçimler ile senaryonun akışına yön verebiliyorsunuz. Oyunda iki temel son var ve her iki sonun ilginç detaylar içeren çeşitli varyantları bulunmakta. Tactics Ogre Reborn senaryo açısından PSP’deki Let Us Cling Together’ın üstüne bir şey eklemiyor, halihazırda katman katman açılan, derin ve aradan geçen yıllara rağmen etkisini hiç yitirmemiş ilgi çekici bir hikaye söz konusu. Öte yandan oyunun genelinde irili ufaklı çokça düzenleme mevcut. Bir sonraki paragrafta bunlara değineceğim.
Neler Yeni?
Square Enix oyunun daha rahat anlaşılarak oynanabilmesi için bir çok detay aya el atmış. Örneğin büyülerin ikonları eskiden tek tipken artık her büyünün kendine özel bir ikonu var. Bununla birlikte oyuna çeşitli yeni yetenekler ve büyüler de eklenmiş durumda. Finishing moves, ninjutsu, war dance gibi kritik güçteki yetenekler eski oyunda TP (technical points) adlı bir bar kullanıyordu. Reborn’da artık tüm yetenekler ve büyülerin kullanımı sadece MP’ye bağlanmış durumda. Yeni eklenen charm sistemi ile artık birliklerinizi güçlendirmeniz de mümkün kılınmış. Charm’lar seviye veya kalıcı olarak kuvvet, hız gibi nitelikleri artırma, hatta birliklerin elementlerini değiştirme gibi çeşitli özelliklere sahip. Bu şekilde grinding daha asgariye çekilerek birliklerinizi istediğiniz gibi özelleştirmeniz mümkün kılınmış.
Savaş öncesi parti hazırlama menüsü düzenlenen Reborn’da 5 partiye kadar da kayıt oluşturabiliyor, yeni eklenen Scout komutu ile düşman birlikleri hakkında savaş öncesi bilgi alarak stratejinizi derinleştirebiliyorsunuz. Bir diğer yenilik olan Buff Cards sayesinde savaş alanında bulduğunuz kartlar ile birliklerinize geçici güçlendirmeler kazandırabiliyorsunuz. Ancak kartları almakta ağır kalırsanız düşman birlikleri de bu güçlendirmeleri kapabiliyor, dikkat.
Yapay zeka tarafında da iki taraflı gelişme var. Hem düşman hem de birliklerinizin opsiyonel yapay zekası geliştirilmiş ve turları geldiğinde gayet oturaklı kararlar veriyorlar. Bu da haliyle savaşların daha çekişmeli geçmesini sağlıyor. Genellikle pek sevilmeyen rastgele savaşların yerini ise eğitim savaşları almış. Artık haritada gezerken rastgele savaşlar çıkmıyor. Bunun yerine harita içnde bir komut olan Training Battle’ı seçerek gireceğiniz savaşla birliklerinizi güçlendirebilir ve senaryo savaşlarına daha hazırlıklı girebilirsiniz.
Performans ve Fiyat
Tactics Ogre yapısı gereği çok sistem zorlayan bir oyun değil. 2 boyutlu sprite görseller ve abartılı olmayan efektlere sahip. Bu haliyle her sistemde harika bir şekilde çalışıyor. İncelememizde ana platform olarak tercihimizi Nintendo Switch’ten yana kullandık ve hem elde hem de Dock’ta en üst çözünürlükte saniye başı 60 kare akıcılığı ile harika bir deneyim elde ettik. Yani tost makinesi ayarında bilgisayarınız dahil, platform tercihiniz ne olursa olsun, sorunsuz ve akıcı bir oyun sizi bekliyor olacak.
Politik ve fantastik elementlerin başarılı bir harmanı ile oluşturulmuş hikayesi, ilgi çekici dünyası ve karakterleri, elden geçirilerek daha da derinleştirilmiş oynanışı ile Tactics Ogre Reborn uzun zaman önce unutulmuş bir serinin küllerinden yeniden doğuşu niteliğinde. Fiyat olarak yurtdışında 50 dolar üzerinden satışa çıkan oyun Türkiye’de ise Steam’de 399TL, PlayStation Store’da ise 439TL. Açıkçası dolar bazlı fiyatı biraz yüksek bulmuş olsam da Türkiye’deki fiyatı, özellikle son düzenlemelerden sonra fena değil diyebilirim. Eğer türün koyu bir hayranı değilseniz biraz bekleyerek Sony’nin Büyük Japon Oyunları gibi genellikle kış dönemine denk gelen indirim kuşaklarından faydalanarak biraz daha ucuza alabilirsiniz.