Cat Quest inceleme

Kedileri köpeklerden daha çok seviyorum. Bunun nedeni köpeklerin bana birkaç kez “ölüm” tehlikesi geçirtmesinden olabilir. Özellikle bisikletle şehirler arası yollara çıktığımda kesinlikle bir grup saldırgan köpek beni kovalar, ben de bir anda “le Tour de France”ın son etabın son kilometresindeymişcesine “sprint” atmaya başlarım. Hal böyle olunca en uysal köpekten bile korkar oldum ne yazık ki. Neyse ki oyunumuz Cat Quest kedigillerden, o yüzden keyifler yerinde.

Bir kedi gördüm sanki.

Cat Quest açık dünya bir rol yapma oyunu. Hikaye ise kahramanımızın kız kardeşimizin kötü bir kedi tarafından kaçırılmasıyla başlıyor. Ejderha soyundan geldiğimizi söyleyen bu kedi, bizimle bir oyun oynamak istediğini ve onun ejderhalarını yenmemiz durumunda kız kardeşimizi serbest bırakacağını söyler. Gordon Freeman olan kahraman kedimiz gözlüğünü takar ve gıkını çıkarmaz. Şaka bir yana kahramanımız hiç konuşmuyor, bunun yerine diğer kedilerle iletişimimizi bir “ruh kedi” ile sağlıyoruz. Bu başlangıçtan sonra Felingard topraklarına atılır ve maceramıza başlarız. Meşrebine göre büyük sayılabilecek bir harita, ana ve yan görevler, zindanlar bizi beklemektedir.

Cat Quest görsel olarak çok tatliş bir oyun. (Ben çok severim, bilirsiniz.) Kontroller gayet basit ve hemencecik öğreniliyor. Oyuna hemen adapte olabiliyorsunuz ve böylece hiç öğrenme eğrisine girmeden balıklama oyuna başlayabiliyorsunuz.

Evet, evet. Bir kedi gördüm.

Cat Quest’e rol yapma oyunu dedim başta ama aslında RYO ögeleri içeren bir oyun desem daha iyi olabilirdi. Aslında olmayadabilirdi. Çok kararsızım çünkü bu konuda arada kalmış gibi. Karakterin bir yetenek ağacı yok, başta bir sınıf seçemiyoruz (Irk da seçemiyoruz diyecektim ama kediyiz işte daha ne.), eşyalar bol sayılabilir ama çok basite indirgenmiş bir eşya seviyesi var. Yani anlayacağınız “Cat Quest bir rol yapma oyunudur.” demek çok iddialı olur. Ancak bu anlattıklarımın sebebi belki de oyunun hitap ettiği yaş skalasını daha geniş tutmak için olabilir. Yapımcıların küçük yaştaki oyuncuları da hedefleyip hedeflemediğine dair bir bilgim yok ama bence böyle bir ihtimal var. Çünkü bu oyunu ben ne kadar zevkle oynamış olsam da, çocuğum olsa eline tableti verir bu oyunu ona da oynatırdım. Görseller, İngilizcedeki sadelik, oyunun yapı ve kontrol olarak basitliği tam çocuklara göre.

Görsel olarak ise oyun şeker gibi ama kamerayı en azından 90 derece açılarla döndürebilmek iyi olurdu. (Don’t Starve gibi.) Oyunun tamamını tek bir açıdan oynuyoruz ve zaman zaman kamerayı döndürme ihtiyacı hissettim. Yine de çok şe’ yapmadım açıkçası…

Oyundaki düşmanlarımız her RYO’dan bekleyeceğimiz tarzda ve çeşitlikte. Ne eksisi var, ne artısı. Kimisi yakın dövüşte iyi, kimisi uzaktan iyi, kimisi alan büyüsü atıyor, her düşmanın bir büyüye zayıflığı ya da direnci var vs. Eşyalar ise keza öyle ancak görsel olarak eşyalar beni benden aldı. Eğer verdiği yetenekleri bir yana bırakırsanız, kahramanınızı şekilden şekle sokabilirsiniz. Hatta dilerseniz kese kağıdı ile de gezebilirsiniz. (Ya da bir +9 Ejder ile de gezebilirsiniz, karar sizin.) Oyunda bir çok “kedili” kelime oyunu var: Perfect yerine “purrfect” gibi. Böyle güzel kelime oyunları yapıp, oyunun baş kahramanı kedi diye bu ismi koymak bana biraz kolaya kaçmak gibi geldi.

Ama kediler nankördür.

Cat Quest gayet şeker ve keyifle vakit geçirebileceğiniz bir oyun ama birçok yönden eksiği de var. Bunların en başında ise oyun süresi geliyor: Çooooooook çok çok kısa. Yan görevlere bulaşmazsanız oyunu bitirme süreniz 1 saati biraz geçebilir. Bu süre kısalığının sebebi ise oyunun kolay bir yapıda olması. Aslında oyun sizden karakterinizi yan görevlerle geliştirmenizi, eşya toplamınızı ve kuvvetlenmenizi istiyor ancak oyun o kadar kolay ki 10. seviyeyken bir şekilde 25-30 seviyelik düşmanları öldürebiliyorsunuz. Evet uğraştırıyor biraz ama bu mümkün. Bu noktada ise tekrar oyunun “çocuklar için mi böyle yaptılar acaba” kısmına geliyoruz. Ama çocuklar için böyle olsa bile bu durum çok basit şekilde aşılabilirdi: ZORLUK SEVİYESİ. Bir oyuna zorluk seviyesi koymak çok mu zor? Eeeeey Gentlebros, altı üstü düşmanların can ve vuruş katsayılarını artıracaksın. Ne kadar zor olabilir bu? Ver kodları ben yapayım.

Yok ben oyunu çok sevdim, %100 bitireceğim diyorsanız da taş çatlasın 8 saat veriyorum size. O da boş boş gezerseniz falan. Oyun bittikten sonra “New Game+” falan da yok. (Zorluk seviyesi bile yok, onu mu koyacaklardı…) Bitirdikten sonra oyunu direkt silebilirsiniz.

Gentlebros’a diğer bir kızdığım nokta ise seçenekler kısmının neredeyse “boşluk” olması. Ya en azından bir ses seviyesini belirleyebilseydik. Bunlar zor şeyler değil cidden, yapmayın etmeyin gözünüzü seveyim. Tamam, güncellemeyle eklersiniz de; bazı şeyler zaten olmalı, sonradan gelmemeli. Oyunda ufak bir görsel hata olur, ne bileyim bir yerde çöker; o zaman güncellemeyle düzeltirsiniz ama bu tarz şeyler dizayn faciasıdır. Oyun geliştiriceleri, yapmayın böyle hatalar lütfen.

Cat Quest keyifli ama çok kısa bir oyun. Fiyatı da gayet normal, alınabilir bir seviyede. Benim size tavsiyem ise oyunu mobil versiyonda almanız. Bu önerim ise oyunun kısalığından. Toplu taşımada ya da “başka yerlerde” zaman geçirirken güzel güzel oynarsınız. Hem çocuğunuz varsa onun tabletine de yüklersiniz, o da mutlu mesut oynar. Slime videosu izlemesinden iyidir sanırım…