İsveçli stüdyo Image & Form Games’in 2010 yılında temellerini attığı SteamWorld evreni steampunk ve western öğelerin harman olduğu keyifli bir yapıya sahip. Açılışını pek de iddialı olmayan SteamWorld Tower Defense ile Nintendo DSiWare’de yapan seri 2013 yılında SteamWorld Dig ile çehresini değiştirerek metroidvania türevi bir aksiyon / platform oyunu olarak karşımıza çıktı. Rusty adlı kahramanımızla türlü maceralara atılıyor, bir yandan da yerin derinliklerindeki madenleri çıkartıyorduk. Kısa ama keyifli bu oyunun ardından yapımcı firma seriyi SteamWorld Heist adı altında devam ettirdi ve bu sefer de tur tabanlı strateji türünü denedi. Birbirinden farklı yapıda olmalarına rağmen ortak paydalarında SteamWorld evrenini bulunduran bu üç oyun ardından ilk kez direkt bir devam oyunu geldi: SteamWorld Dig 2. İlk SteamWorld Dig ile aynı yapıda ama daha cilalı görsellere oynanış mekaniklerine sahip bu oyunda Rusty’nin izinden Dorothy’nin kontrolünü devralıyoruz.
Uzak Diyarlardan Gelen Yabancı, Bize Hikayeni Anlat!
Madencilik ve macera öğrelerini ilginç ve keyifli bir şekilde birleştiren SteamWorld Dig 2, ilk oyunun ana karakteri Rusty’nin ortadan kaybolmasından sonra onu bulmak için yollara düşen Dorothy’nin hikayesini anlatıyor. Rusty’nin en son El Machino adlı kasabanın madenlerine girerken görüldüğünü öğrenen Dorothy arkadaşını bulmak için hayatının macerasına atılıyor. Hikaye anlatımı ilk oyuna göre daha derli toplu ve iyi işleniyor. Yeni oyunda ayrıca Fen adlı bir yoldaşımız da oluyor, ilk boss savaşımızdan sonra yolculuğumuzda bize eşlik eden Fen, zaman zaman girdiğimiz diyaloglar ile kendisini sevdirmeyi başarıyor.
İlk oyundaki gibi iki boyutlu görsellere sahip oyun tam bir çizgifilm havasında. Oyunun tatlı görsellerine eşlik eden parçalara ise Hotline Miami’de de emeği geçmiş olan Niklas Åkerblad imza atmış. Oyunda duyacağınız parçalar atmosfere çok uygun, kulaklarınızı okşayan çalışmalar.
Oynanışa gelirsek, temel mekanikler ilk oyundan çok farklı değil. Yolculuğumuzda yine en çok kullanacağımız gerecimiz, kazmamız. Yeraltına inerken yolumuzu açmak, madenleri çıkarmak ve düşmanlarla mücadele etmek için yine kazmamızı bol bol kullanacağız. Yolculuğumuzda ilerledikçe su ile çalışan silahlar, sert bölgeleri seri hamleler ile parçalayan bir yumruk-matkap, kanca, hatta jetpack gibi ekipmanlar bulacak ve maceranız boyunca karşınıza çıkan engelleri bunları kullanarak aşacaksınız Bahsettiğim ekipmanları oyunun belirli bölgelerinde bulacağınız aygıtları devreye geçirerek elde ediyorsunuz. Oyun bu haliyle tam bir metroidvania kıvamında iken bir yandan da kazdığınız madenleri kasabaya götürüp satabiliyor ve kazandığınız para ile karakterinizi geliştirebiliyorsunuz. Kazmanızı güçlendirmek, envanterinizi genişletmek gibi çeşitleri bulunan ilk menünün ardından bir de bu geliştirmelere bağlı olarak açılan bir yetenek ağacımız bulunuyor.
Yetenek ağacında ise oyunda bulduğumuz dişlileri kullanarak ek özellikler kazanıyoruz. Dişliler genellikle bulmacalarla örülü özel, kimi zaman da gizli alanlarda bulunuyor. Yetenek ağacınızı geliştirirken çekinmenize gerek yok; yeteneklerinize atadığınız dişlileri istediğiniz an çıkarıp başka yeteneklere aktarabiliyorsunuz. Eh, en nihayetinde bir robotuz ve bu “tak-çıkar” sistem de oyuna çok uygun olmuş.
Yer Altı Zenginlikleri
Çoğunlukla yer altı madenlerinde geçen bir oyun olan SteamWorld Dig 2 ilk oyuna göre tematik olarak daha fazla çeşitlilik sunuyor. Bölüm tasarımları çok daha başarılı olan ikinci oyunda yeri geliyor yer altında can bulmuş gizemli bir ormanda, yeri geliyor tehditkar makinelerin bulunduğu bir tapınağa yolumuz düşüyor. Bu haliyle oyun hiç monotonlaşmıyor ve başarılı görseller eşliğinde ilgimizi canlı tutuyor. Mücadele yanının da dengeli olduğunu düşündüğüm oyun gerekli yükseltmeleri erken yaparsanız aşırı zorlayıcı değil. Oyunun başlarında taşıma kapasitenizi, ışığınızı ve zırhınızı (diğer bir deyişle canınızı) artıran yükseltmelere öncelik vermenizi tavsiye ederim. Envanter ile ilgili yükseltmeleri ne kadar yaparsanız o kadar iyi, kasabaya taşıdığınız madenlerin sayısının artması gelecek yükseltmeleriniz için daha rahat para biriktirebilmeniz anlamına geliyor, ve karakterinizi gelişimi tamamen paraya bağlı. Düşmanlarınızı yendikçe topladınız tecrübe puanları ile atladığınız seviyeler sadece sattığınız madenlerden daha yüksek para kazanmanızı sağlıyor.
Nintendo Switch (21 Eylül), PC (22 Eylül), PlayStation 4 ve Vita (26 Eylül) için çıkan SteamWorld Dig 2 serinin diğer oyunlarında olduğu gibi açılışını yine Nintendo ile yapıyor. İncelememizin büyük bir bölümünü Switch adlı güzelim konsolda yaptıktan sonra şunu rahatlıkla söyleyebilirim SteamWorld Dig 2 ki yine en keyifli deneyimini el konsollarında sunan bir yapım. Özellikle boş zamanlarında kısa aralıklarla oyun oynayan biriyseniz el konsollarında bu tür oyunlar bulunmaz nimet. Ancak bu şekilde oynamak için seçeneklerinizden biri dünya çapında stok sıkıntısı çekilen bir Switch, diğeri ise Sony’nin üvey evlat muamelesi ettiği Vita. Bunlardan birine sahip şanslı bir oyuncuysanız öncelikli tercihinizi bunlardan yana kullanmanızı tavsiye ederim. Yoksa da çok üzülmeyin PC ve PlayStation 4’te de TV başında gayet keyifle oynayabileceğiniz bir oyun.
Elveda Yabancı
Toparlarsak SteamWorld Dig 2 ilk oyundan da keyifli, daha cilalı ve biraz daha uzun bir oynanış ömrüne sahip; ilk oyun ortalama 5-6 saatlik bir oynanışla tamamlanabiliyorken yeni oyun 6-8 saat arası sürüyor. Oyundaki tüm gizemleri çözmek isterseniz en az 10 saatinizi geçirmeniz lazım. Metroidvania türü oyunları sevenler için zaten indie yapımcılar haricindeki firmalardan pek bir şey çıkmıyor, o şekilde gelen her oyun da bu denli başarılı olmuyor genellikle… değerini bilmek lazım. Image & Form Games umarım gelecekte bu çizgide yeni SteamWorld oyunlarıyla karşımıza çıkar.
