Günümüz Telefonları Ne Kadar Gerekli?

Ocak 2007’de Steve Jobs‘ın unutulmaz cimcikleme hareketini bize kazandırmasının üstünden tam 10 yıl geçti. Geçen bu süreçte telefonlar evrimleşti ve standart hale gelen donanımlarla birlikte neredeyse markalaşan her elektronik dev firma kendi telefonlarını çıkarttı. Bu firmalar birbirleriyle hem donanım hem yazılım konusunda rekabet içerisindeydiler. Amiral gemisi telefonlar, orta segment telefonlar, onlarca model, her sene daha yenisi çıkan ürünler… Tabii bu kadar gelişimden telefon fiyatları da nasibini aldı. Her sene daha astronomik fiyatlara lanse edilen telefonlar, daha ucuz ama daha standart donanımla gelen telefonlar… Her yanımız her markadan, her modelden telefonlarla doldu ve akıllara şu soruyu getirdi: Günümüz telefonları ne kadar gerekli?

Bahsettiğim markalaşmış elektronik devi firmalar senesi geldi mi daha güçlü donanıma, daha kapsamlı özelliklere sahip telefonlarını duyurmak için fuarlar düzenledi ve lansmanlar yaptı.

Daha yüksek megapiksel çözünürlüğe, daha fazla RAM’e, daha güçlü işlemciye sahip telefonlar çıkıyor artık karşımıza. Bir de son zamanlarda sürekli duyduğum “ekran-gövde oranı” diye bir tabir var. Yani en büyük ekranı en küçük gövdeye sığdırmak. Bahsetmiş olduğum standart donanım haline gelme işte bu oluyor. Yani ekran gövde oranının artık “çerçevesiz telefon” denilen standarda döndürülmesi.

Yazının bu kısmından sonraki kısmı benim kendi tecrübelerim ve kendi fikirlerimden oluşuyor. Mutlaka her markanın o markaya bağlı olan sevenleri vardır. Ama ben olaya “Bir telefon bana neleri verebiliyor ve ben bunların ne kadarını kullanıyorum?” sorularını sorarak bakıyorum.

Uzun yıllardır Android kullanıyorum. Bir dönem IOS platformuna geçmiş olsam da android kullanım ve performans olarak beni daha tatmin ediyor. Yine bir dönem kullandığım GSM operatöründen taahhütlü şekilde son model bir amiral gemisi telefon da almıştım. Ama bunca yıl belli sürelerde hep daha iyisi olsun daha yenisi olsun diye model model telefon değiştirirken aslında farkettiğim şey sadece o marka/modele para verdiğim oldu. Kullanım ve içerik hep aynı kaldı. Evet belki son model aldığım telefonun kamerası loş ışıkta daha iyi performans veriyordu ama benim bu özelliği için ona ödediğim ekstra para gerçekten buna değer miydi? Dediğim gibi bu sorunun yanıtı kişiden kişiye, kişinin ihtiyacına ve alım gücüne göre değişiklik gösteriyor.

Artık günümüzde telefon savaşları tavan yapmış durumda. Bir yıl içerisinde dünya kadar model ve marka telefon piyasaya çıkıyor. Bunların tanıtımları yapılıyor, lansımanları yapılıyor. Elimden geldiğimce takip etmeye de çalışıyorum çünkü teknoloji en hızlı cep telefonu sektöründe değişim gösteriyor. Her sene daha güncel, daha stabil çalışan işletim sistemlerinin yeni versiyonları kullanıcılara sunuluyor. Tabii markaların telefonları da bu versiyonları desteklemek için daha güncel donanıma sahip telefonlar çıkartmakta. Buna bir sözüm yok, ama daha birkaç ay önce almış olduğunuz son model telefonunuzun sonbaharda yeni modelinin tanıtılacağını ve en güncel çıkacak işletim sistemi versiyonunu ya alamayacak ya da uzun bir süre sonra alacak olmanız nedir peki? İşin bir de üst model telefonda daha güncel bir donanıma sahip olma gibi bir faktörü de var.

İşte burada şunu sormulamamız gerekiyor “Benim ihtiyaçlarım ne?” “Telefonda olmazsa olmaz özellikler ne?” Buraya birçok kriter giriyor: Ekran boyutu, pil süresi, işletim sistemi versiyonu, RAM kapasitesi vs gibi. Bunlar belirlendiğinde farkediyorsunuz ki fiyat farkı aslında markalara verilen paralar.

Demek istediğim Apple Iphone 7 Plus kesinlikle kötü bir telefon değil yada Samsung Galaxy S8. Benim yukarıda bahsetmiş olduğum kriterleri baz aldığımda fiyatına göre tercih etmeyeceğim telefonlar sadece. Benzer özelliklere sahip daha uygun fiyatlı Huawei Mate 8 veya Xiaomi M5 modelleri benim fiyat/performans yönünden ihtiyacımı çok rahat karşılayabilecek türden. Elbette bahsettiğim telefonların yeni modelleri de mevcut ama dediğim gibi bu durum ihtayaç ve en önemlisi maddiyatla alakalı.

Sonuç olarak pahalı bir model en iyisidir diye bakmıyorum ben, kafamda biraz daha irdeleyip telefonda olmasını istediğim standart özelikleri belirleyip ihtiyacım doğrultusunda araştırma yapıyor ve kararımı bu doğrultuda veriyorum. Çevremdeki insanlara da aynısını yapmalarını ve bu şekilde daha bilinçli olarak telefon sahibi olabileceklerini söylüyorum.

Takdir sizin.

Önceki İçerikSÖYLENTİ: Yeni AC oyunu Assassin’s Creed: Origins olacak; Far Cry 5 yolda!
Sonraki İçerikInfinity War setinden gelen yeni fotoğraf Avengers’ın yok oluşunu mu gösteriyor?

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz