Assassin’s Creed serisi bir kez daha bizlerle birlikte, ama oyuncular tarafından pek de olumlu yorumlar almadı. Gelin görün ki, Ubisoft bu durumu hala kurtarabilecek bir sınırda duruyor. Öyle olacak gibi görünüyor. Ubisoft, alelacele piyasaya sürdüğü Assassin’s Creed: Unity, oyuncuların 1789 Fransız Devrimi’ne yolculuk etmesini sağlıyor.
Assassin’s Creed oyun serisinin daima kullandığı iyi ve kötünün savaşı, her zaman diğer oyunlardan biraz daha farklı göründü. Eskiden olduğu gibi yine, seçilmiş bir karakter var ve bu karakterin (ya da karakterlerin) çok ağır bir görevi oluyor. Bu göreve dahil olan karakterlerimiz gerçek yüzlerini, kendilerine ayrılan sürenin sonlarına doğru gösteriyor. Bu hem sürpriz oluyor ve hem de biraz duruma karşı asabi olmamıza neden oluyor. Çünkü olur olmadık anlarda, bir şey karşımıza çıkıyor ve birden başka bir yöne doğru gidiyoruz. Bu oyunu oynayan oyuncunun kafasını karıştırıyor ve ileride aynı oyuna olan bağlılığının farkına varmasına da sebep oluyor. Ubisoft, her ne kadar farklı bir oyun piyasaya sürme yarışına girse de, mutlaka bir yerde tökezliyor.
Unity hakkında konuşacak olursak, başta şu FPS (frame per second) kaygısı aklımıza geliyordur. Açıkçası, grafik kalitesini yükseltme çabaları her ne kadar takdire şayan bir çalışma olsa da, bu düzgün bir şekilde yapılmazsa bazı sorunlara yol açabiliyor. En kötüsü de, oyuncunun kaybedilmesidir. Oyundaki hikaye anlayışı her ne kadar güzel bir yer tutsa da, arkaplandaki o eksiklikler, hikayenin önemini azaltıyor.
İlk Assassin’s Creed oyunu piyasaya çıktığında çok beğenilmişti. Bu da Ubisoft’un oyun üzerindeki planlarını geliştirmekteki düşüncesinin değişmesine vesile oldu. Oyunun videolarını izlediğiniz an, çok kaliteli bir yapımın karşınıza çıkacağını düşünüyorsunuz. Bu her oyun için geçerlidir. Ama Assassin’s Creed gibi bir seri söz konusu olduğunda daha iyisini bekliyor insan. Oyuna kötü demek, emeğe saygısızlık olurdu, ki zaten oyunun kötü diyebileceğimiz yanları Ubisoft tarafından kabul edilmiş durumda.
Karakteri çepeçevre kontrol edebilme ve özelleştirebilmek ise geçmişteki AC oyunlarıyla benzerlik teşkil ediyor. Ancak tabii ki, farklı bir takım yönler de mevcut. Arno adlı karakterimizin teçhizatını özelleştirmenin yanı sıra mekanik olarak da gelişimine katkı sağlayabiliyoruz. Yine oyun içi görevler bunu yapmanızı sağlıyor tabii ki.
Bazı görevlerde tek başınıza oynamaktan sıkıldığınızda, 3 arkadaşınızı daha oyuna davet ederek görevi arkadaşlarınızla tamamlayabiliyorsunuz. Oyundaki aksiyon deneyimi her zamanki gibi tatmin edecek düzeyde olduğunu söyleyebiliriz. Zaten bu tip bir oyun için de, böyle bir aksiyon beklemek gayet normal bir durumdur.
Ubisoft, Assassin’s Creed: Unity’deki eksiklikleri yeni güncellemelerle birlikte tekrar elde geçiriyor. Bu da, oyuna verdikleri önemi gösteriyor, ama bu önemin biraz daha artması gerekiyor sanki.
Geliştirilmiş dövüş sistemiyle birlikte, zengin bir oyun deneyimi yaşıyorsunuz. Ayrıca, çok önemli olan gizlilik meselesi de yine geliştirilen özellikler arasında yerini koruyor. Yeni gizlilik modu, cover sistemi ve kalabalığı manipüle etmek teknikleri oynanışın heyecanını yükseltimiş.
Son söz olarak şunları söyleyebiliriz; hikaye anlamında gerçekten başarılı bir oyun olduğu aşikâr. Ancak, oyunu çok daha iyi yapacağız derken birkaç şeyi alt üst etmek biraz dengeleri sarsmış. Kaş yapayım derken göz çıkarmak diye buna deniyor sanırım. Co-op’daki giriş sorunları da büyük ölçüde düzeltilebilir aksaklıklar, ancak bunlar için çabucak aksiyon almak gerekiyor. Assassin’s Creed Unity, hikayenin derinliklerini ve Fransız Devrimi’nin atmosferini iyi yansıtıyor.
Playstore’a katkılarından dolayı teşekkür ederiz. Assassin’s Creed: Unity’i Playstore üzerinden 132 TL fiyatla satın alabilirsiniz.
