90’lar oyun – ürün – animasyon üçgeninde ortaya çıkarılan markalar için adeta altın çağdı. O günlerden günümüze dek hala etkisini kaybetmemiş, harika yapımlar hayatına bir şekilde devam ediyor. İşte bu güzel çağda, 1997 yılında yaratılan Digimon (uzun adıyla Digital Monsters) da bu markalardan birisi. Bir dönem çocukların ellerinden düşürmediği Tamagotchi’lerden (hani şu yumurtadan çıkarıp, besleyip büyüttüğümüz sanal hayvanlar) ilham alınarak yaratılan oyunun ülkemizde de 2000’lerin başında gösterime giren ilk çizgi film serisi Digimon Adventure ile de rakibi Pokemon’a kıyasla daha ciddi ve heyecanlı bir macera sunarak sevgimizi kazanmıştı. Tabii kendisini Pikachu sanıp balkondan atlayan kardeşimiz sağolsun, Pokemon ile birlikte ekranlardan kaybolup gitti bu seri de. O dönemler zaten video oyunları konusunda da pek bilinçli olmadığımız ve internetin çok yaygın olmadığı bir dönemde oyunlarını bulamadığımız için arada çıkan bir sürü video oyununu da takip edemedik. Şahsen Digimon Story Cyber Sleuth Complete Edition inceleme çalışmam sayesinde 10 yıl aradan sonra ilk kez Digimon oyunu deneyim edebiliyorum.
Kayıp Yıllar
Kaba bir tabirle insanlar ve sanal canavarların bir arada mücadele verdiği maceraları anlatan Digimon tarihçesine şöyle bir göz attığımda 7 adet animasyon serisi, 17 film, 9 çizgi roman ve 20’nin üzerinde oyun gözlemledim. Türkiye’de yaşamakta olan ve yaşı şu an 20-30 aralığında olan bir oyuncunun eğer seriye özel bir ilgisi yoksa animasyonun Tv’de denk gelmiş olabileceği ilk üç serisi ve korsan raflarda denk getirmiş olabileceği birkaç oyun hariç markayla bir etkileşime girme şansı olmamış. Bu üzücü detayın yanısıra Digimon Story Cyber Sleuth Complete Edition inceleme yazımızda yer alacak iki oyunun tur tabanlı JRPG olduklarını da eklemem gerekiyor. Bu noktaya kadar sizi kaybetmediysem diğer paragrafa ışınlanalım.
Digimon Story Cyber Seluth Complete Edition iki yıl arayla çıkmış iki oyundan oluşan bir kolleksiyon. Oynanması gereken sıra ile oyunları tanıtırsak:
Digimon Story Cyber Seluth
2015 yılında, Sony’nin gerek tasarım gerekse donanım olarak çok başarılı, ancak yanlış hamleler sonucu ömrü biraz erken tükenen el konsolu PlayStation Vita için geliştirilen Cyber Seluth, Takumi Aiba adlı gencin maceralarını konu alıyor. İnsanlara fiziksel etkileşim imkanı tanıyan siber-uzay EDEN‘de gizemli bir hacker’ın kendisine bıraktığı “hediye” ile Digimon’ları yakalayabilme ve onlara hükmedebilme yetisi kazanan Takumi bu gücün yanısıra kendisini büyük bir belanın içinde bulur. Arkadaşları ile güç bela tekrar gerçek dünyaya döndüğünde güvende olacağını düşünen Takumi kendisini yarı dijitize olmuş bir şekilde bulur. Dedektif Kyoko, ne yapacağını bilemeden insanların arasına düşen Takumi’yi hemen olay yerinden uzaklaştırır ve ofisine getirir.
Uzmanlık alanı siber suçlar olan Kyoko, Takumi’nin tekrar insan formuna kavuşmasına yardımcı olduktan sonra ondan kendisine EDEN sendromu konusunda yardımcı olmasını ister. Böylece Takumi EDEN’e giriş yapan insanların fiziksel vücutlarını kalıcı olarak komaya sokan EDEN sendromunun arkasındaki sırrı çözmek için kolları sıvar.
Digimon Story Cyber Seluth: Hacker’s Memory
İlk oyun ile paralel ilerleyen oyun bu sefer bir hacker olan Keisuke Amazawa‘nın maceralarını konu alıyor. İlk oyunda Takumi bir dedektif olarak olayların aydınlık tarafında iken Keisuke ise kanun dışı, daha karanlık bir kahraman. Hacker’s Memory’de iki karakterin birbirleri ile hiç karşılaşmamalarına karşın yollarının kesiştiğini, hatta birbirlerine yardımlarının dokunduğunu gözlemliyorsunuz. Bu yapısı ile Hacker’s Memory’i oynanış sırasında sona almanız daha keyifli olacaktır. Hacker’s Memory aynı zamanda ilk oyundakilerin üstüne 71 Digimon daha ekliyor.
Tur Bende!
Temeli PS Vita’da atılmasına karşın pek de fena durmayan, anime stilinde modellenmiş üç boyutlu görseller ile japon rol yapma oyunlarının klasik tur tabanlı oynanış sistemini birleştiren oyunlar, türe aşina oyunculara hiç yabancılık çektirmiyor. Genel mekanikler ele alındığında en yakın rakibi Pokemon’a kıyasla şu konularda ayrışmayı başarıyor: Pokemon’un trainer kapışmalarını saymazsak teke tek ağırlıklı savaş sistemi yerine Digimon size 3 canavarın kontrolünü veriyor. Yakalama sistemi ise Pokemon gibi anlık değil, onun canavarları yendikçe dolan capture meter ile Digimon’ları “download” ediyorsunuz. Bir diğer önemli fark ise evrimler. Pokemon’da evrimler kalıcı iken Digimon’da digivolve (diji-evrim) savaşlarda anlık gerçekleşiyor ve kalıcı değiller, ancak tekrarlanabiliyorlar. Direnç ve zayıflık konusunda ise iki oyun aslında birbirine çok benzer, ama terimoloji konusunda Digimon biraz daha kafa karıştırıcı. Öncelikle Digimon’lar üç ana gruba ayrılıyor: Virus – Data – Vaccine. Virus Data’ya, Data Vaccine’e, Vaccine ise Virus’e karşı etkili. Bunu takiben elementler devreye giriyor. Bunlar da kendi içlerinde üçlü gruplara ayrılıyor. Kısaltarak yazarsak Fire > Plant > Water > Fire. Bu grubu takiben Electric > Wind > Earth > Electric. Özel durumu olan Light ve Dark birbirlerine karşı eşit derecede zayıf, yani kim saldırırsa diğerine ağır hasar veriyor. Son olarak Neutral’ın ise hiç bir elemente zayıflığı ya da üstünlüğü yok.
Digimon Story Cyber Sleuth Complete Edition ortalamanın üzerinde, anime tadında bir rol yapma deneyimi sunuyor. Hikayesi akıcı ve gizemli, oynanış elementleri devrimsel değil ama keyifli. Özetle JRPG sever birisi, ya da Digimon animelerini seven biriyseniz gayet keyif alabilirsiniz. İki oyun toplamda 100 saat üzeri bir oynanış sunuyor ve tek oyun fiyatına satılıyor, ayrıca set her iki oyun için çıkarılmış tüm ek içerikleri de kapsıyor. Eh, daha ne olsun?
